Most people think Generation Y is changing the world. In this article, I’ve highlighted why the creators of change are Generation X and the consumers of these creations are next generations. Article published in BrandMap Magazine, May 2017.
İletişimde iklim yaratmak önemlidir. Bir konuya ilgi çekmek istiyorsanız, o konu hakkındaki sorgulamayı ve merakı tetikleyecek şekilde pazar oluşturursunuz.
Y kuşağı üzerinden oluşturulan balon iklim de epey bir sektörün işine yaradı, büyümelerini sağladı. Aklı başında olan, dünyayı takip eden ve büyük resmi görebilenler, bu balona iğne batırdı. Yola daha sağlam bir yönetim anlayışıyla devam edebildi. Organizasyonlarındaki bireyleri yaşlarına göre etiketleme cehaletini gösterenler, ‘bizler ve ötekiler’ anlayışının yerleşmesine ve oturmasına elleriyle katkıda bulundu. Şimdi Z kuşağına atlamaya başladılar. Aynı etiketleme hatasına düşmek istemiyorsanız, okumaya devam edin.
İletişim Dilinizi Yaşınız mı Belirler?
İşini bilmeyen insanla çalışmak kadar zor birşey yok kanımca. Trump, bu tür işini bilmeyen kişilere gayet düz bir şekilde ‘beceriksiz’ derdi sanırım. Trump 70 yaşında. Yani ‘Baby Boomer’ oluyor galiba. Öyle değil mi? İyi de 70 yaşında birinin böyle bodoslama ve kaba bir üslup ile konuşması nasıl oluyor? Hiç o kuşağın konuşma diline yakışmıyor! Üstelik Amerikalı dediğin, daha diplomatik konuşmayı bilendir: Doğruyu söyleyen ama her doğruyu söylemeyi tercih etmediğiniz özenli konuşma diline (politically correct) sahip olandır.
İşini bilmeyen insanla çalışmaktan daha da zor ve dayanılmaz olanı, neyi bilmediğini bilmeyenlerle çalışmak olsa gerek. Yani şöyle düşünün, yönettiğiniz çalışanlar unvan atlamak istiyor, pek de hırslılar, ama operasyonel işleri iyi yaptıkları için, yükselmelerinin zamanı geldiğini düşünüyorlar. Stratejiyi siz yapıyorsunuz, projeleri siz ortaya koyuyorsunuz ve ekipler uyguluyordur. Doğal olarak, projeyi uygulayanların üzerindeki yük ağır olduğundan, projeniz de büyük ve teknik ise, her deta-ı üst yönetimin en ince teknik detayına kadar bilmesi mümkün olamayacağından (örneğin IT), size bağlı çalışanların, yönetimi işlerini bilmemekle suçlaması, sık karşılaşılan bir durum. Bu, Türkiye’de yoğunlukla rastladığımız bir düşünce şekli aynı zamanda.. Tersi bir örnek, bir CEO’nun vizyonunun olmaması ve kurumların vizyon sahibi olmasına inanmaması olabilir. Vizyoner olmanın işe alımda bir kriter teşkil etmediği bir iş dünyasında yaşıyoruz. Öyleyse, liderlik konumunda oturanların sizleri hayal kırıklığına uğratması pek de şaşırtıcı değil.
Yukarıdaki iki örneğe de uyan her kuşaktan insanı gösterebiliriz.
Sivri dilli Baby Boomer bir iş adamının, 2017 yılında ABD Başkanlığına seçiliyor olması, dünyanın makro dinamiklerinin değişmesiyle birlikte, tüm bu maruz kaldığımız değişim dinamiklerinin, insan düşünce ve davranışlarına etki etmesi nedeniyledir.
Bugünün Yaşam Alışkanlıklarını Kim Yarattı?
1961 ile 1981 yılları arasında doğan-lara X kuşağı deniyor. Haklarında pek de konuşulmuyor. Yazılıp, çi-zilmiyor. Ama sanki dünyanın daha yenilikçi olmasının başını onlar çe-kiyor. Bir bakın bakalım X’ler dün-yayı nasıl değiştiriyor.
1973 doğumlu Larry Page ve Sergey Brin, Google’ı kurdu.
1964 doğumlu Jeff Bezos, Amazon’u kurdu.
1976 doğumlu Jeff Dorsey ve 72 doğumlu Evan Williams, 74 do-ğumlu Christopher Stone ve 70’li Noah Glass, Twitter’ı kurdu.
1971 doğumlu Elon Musk, Tesla ve SpaceX’i kurdu.
İlk arama motoru Archie, 1963 doğumlu Alan Emtage tarafından kuruldu.
YouTube, 77’li Chad Hurley, 78’i Steven Chen ve 79’lu Jewid Karim tarafından kuruldu.
Yahoo, 1968’li Jerry Yang ve 1966’lı David Filo tarafından kuruldu.
1976’lı Travis Kalanick ve 1978’li Garrett Camp, Uber’i kurdu. Garrett Camp, aynı zamanda StumbleUpon’ı kurdu.
coursera.org kurucusu Daphne Keller, 1968 doğumlu.
Dünyada en fazla kazanan kadınlardan biri olan Williams-Sonoma’nın CEO’su Laura Alber 1968 doğumlu.
Dell bilgisayarlarının kurucusu Michael Dell, 1965’li.
Yapay Zeka üzerine çalışan, duyguları dahi öğrenebilen ve mimikleyebilen robotları geliştiren Dr. David Hanson 1969 doğumlu.
Bu listeye bakacak olursak, internetin çıkışıyla birlite, şu an hayatımızı, yaşam alışkanlıklarımızı ve iş dünyasının yönünü değiştiren en önemli yaratıcı ve inovatif işler X kuşağı mensupları tarafından oluşturulmuş. Türkiye’de sağlık çalışanları arasında yapılan araştırmalarda, X kuşağının Y kuşağına göre daha inovatif olduğu bulunmuş ama sağlık çalışanları ara sında farklı branşlar arasında yaratıcılık seviyesinin değiştiği görülmüş.
Tüm bunlarla birlikte, bugün şirketlerin C seviyesinde oturanların önemli bir ço-ğunluğu X kuşağı mensubu ve bir 20 yıl daha bu kuşak liderlik pozisyonlarını tutuyor olacak. Hali hazırda, For-tune 500 şirketlerinin %68’i X kuşağı mensubu.
Bu verilere bakarak organizas-yonunuza X kuşağı eğitimleri vermek ve araştırmalar yapmak isterseniz, eminim ekonominin dönmesine katkıda bulunmuş olursunuz. Eğer daha faydalı bir yöntem arıyorsanız, tüm çalışanlarınıza düşünme zamanı verin. Birşeyleri dert edinen insanları ekibinize alın. Dert edindikleri konularda dü-şünmelerine, düşündüklerini hayata geçirmelerine imkan tanıyın. Uluslararası şirketse-niz, merkezlerinizde 10 kişinin yaptığı işi Türkiye’de 1 kişiye yaptırmayın. Yönetebileceğiniz kişiyi değil, yönetebilecek giri-şimci kişileri işe alın.
Doğduğu yıla göre bir insanı etiketlemeyi seçen şirketler, düşünmeye vakti olmayan ve düşünmeyi outsource etmiş yönetimlerden oluşur. Kariyerimizde yükseldiğimizde ken-dimiz için istediğimiz özgürlü-ğün tüm insanların bir arzusu olduğunu hatırlayalım. Giriş çıkışlarını kontrol altında tut-tuğumuz çalışanların da bir hayatı olduğunu hatırlayalım. Teknolojinin böylesine geliştiği bir çağda yaratmanın ve çevik organizasyonlar yaratmanın fikirsel beslenme ve etkileşim ile mümkün olduğunu hatırla-yalım.
Yıllardır milyarlarca dolar para harcanarak aldırılan liderlik eğitimlerine rağmen, dönüş-türücü liderler neden yetişti-remiyoruz diye sorgulayalım. Kuşakları etiketlediğimiz gibi liderleri de stillere ayırdığımızında farklı branşlar arasında yaratıcılık seviyesinin değiştiği görülmüş.
Tüm bunlarla birlikte, bu-gün şirketlerin C seviyesinde oturanların önemli bir çoğunluğu X kuşağı mensubu ve bir 20 yıl daha bu kuşak liderlik pozisyonlarını tutu-yor olacak. Hali hazırda, Fortune 500 şirketlerinin %68’i X kuşağı mensubu.
Dünyayı değiştirenler, siste-mi değiştirmeyi arzulayan-lar, organizasyonunuzu çevik hale getirecek olanlar—onların hepsi kendine bir dert edin-miş olanlar. Sizin şirketinizde kalmayı seçmiyorlar, çünkü bu çevik insanlar sandığınızın ak-sine X kuşağına mensup olan-lar. Onlar gidip, dünyayı değiş-tiriyorlar!
National Geographic 20 Nisan günü X: Dünyayı Değiştiren Kuşak isimli bir dizi başlatıyor olacak. Seyredin bence.